Rekabet Kurulu’ndan Tofaş-Stellantis Anlaşmasına Tarihi Onay
Rekabet Kurulu, otomotiv sektöründe uzun süredir merakla beklenen kararı açıkladı. Stellantis Otomotiv Pazarlama AŞ'nin Tofaş tarafından devralınmasına, kapsamlı yatırım ve dağıtım taahhütleri şartıyla onay verildi. Bu karar, Kurul tarihinde ilk kez taahhüt bazlı bir onay mekanizması işletilmesi açısından tarihi bir dönüm noktası niteliği taşıyor.
İlk Taahhüt Paketi Reddedildi, Stratejik Revizyonla Onay Geldi
Süreç, Ekim 2024’te sunulan ilk taahhüt paketinin Rekabet Kurulu tarafından yetersiz bulunarak reddedilmesiyle başlamıştı. Ancak taraflar, yıl içerisinde daha kapsamlı bir ikinci paket hazırlayarak, yerli üretimin korunması, yeni yatırım garantileri ve rekabetin sürdürülebilirliği gibi kritik başlıklarda net taahhütler sundu. Kurul, yapılan iyileştirmeleri yeterli bularak devralma işlemine resmi onayı verdi.
Yatırımla Gelecek: Üretim, İhracat ve İstihdamda Büyük Artış Bekleniyor
Tofaş’ın sunduğu yeni yatırım planı, üretim kapasitesinin genişletilmesini, ihracat ağının büyütülmesini ve istihdam olanaklarının artırılmasını hedefliyor. Planın özellikle otomotiv yan sanayi üzerinde de güçlü bir canlanma etkisi yaratması bekleniyor. Böylece Türkiye’nin uluslararası otomotiv ticaretindeki ağırlığı daha da artacak.
Rekabet Endişelerine Özel Önlemler
Karar sürecinde sadece yatırım teşvikleri değil, rekabetin korunması da öncelikli gündem maddesi oldu. Bayilik sisteminde “one-stop-shop” modelinin rekabeti azaltma riski, alınan önleyici tedbirlerle giderildi. Böylece hem tüketicilerin ürün çeşitliliğine erişimi güvence altına alındı hem de rakip markaların adil bir şekilde faaliyet gösterebilmesi sağlandı.
Uluslararası Yansımalar: Yeni Bir Rekabet Hukuku Yaklaşımı
Kurul’un yaklaşımı, yalnızca Türkiye’de değil, küresel rekabet hukuku literatüründe de dikkat çekiyor. Karar, geleneksel fiyat ve çıktı analizlerinin ötesine geçerek, dinamik rekabet unsurlarını ve uzun vadeli toplumsal faydayı esas alması bakımından örnek bir uygulama olarak değerlendiriliyor. Bu yönüyle Türkiye, rekabet hukukunda daha proaktif ve stratejik bir dönemin kapılarını aralamış oldu.
Karar Sürecinde Paydaş Görüşlerinin Rolü
Rekabet Kurulu, sadece taraf şirketlerin açıklamalarıyla yetinmeyerek, rakip firmalar ve sektördeki diğer paydaşlardan da görüşler topladı. Bu geri bildirimler, potansiyel risk alanlarının belirlenmesinde ve taahhütlerin nihai şeklini almasında belirleyici oldu.