"Bu Nafakanın Benimle İlgisi Yok"
Hakan Gence’ye konuşan Ahu Yağtu, nafaka meselesiyle ilgili kendisine yöneltilen eleştirilere net bir dille karşılık verdi. Yağtu, konunun sadece Kemal’in ihtiyaçlarıyla ilgili olduğunu vurgulayarak şunları söyledi:
“Kemal belli bir yaşa gelene kadar ödenecek bir nafaka bu. Benimle alakası yok. Kiraların ve çalışan maaşlarının bu kadar yüksek olduğu bir ortamda bu nafaka sadece temel masrafları karşılıyor.”
Mahkeme Süreci ve Tarafların Anlaşmazlığı
Cem Yılmaz, yıllardır dolar bazında ödediği 10 bin dolarlık nafakanın, artan döviz kuru nedeniyle TL’ye çevrilmesini talep etmişti. Ancak mahkeme bu talebi reddetti. Yılmaz’ın Ahu Yağtu’ya ayrıca 500 bin dolar tazminat ödemesine de hükmedilmişti. Ahu Yağtu, sürecin uzamaması için elinden geleni yaptığını ifade ederek, Yargıtay aşamasında bile anlaşma zemini aradıklarını ancak sonuç alınamadığını söyledi.
“Hayat Standardımız Düşecek mi Diye Endişelendi”
En çok dikkat çeken açıklamalardan biri, çiftin oğulları Kemal’in bu süreci nasıl algıladığına dair oldu. Ahu Yağtu, oğlunun durumu anladığını ve bu süreçten psikolojik olarak etkilendiğini şu sözlerle dile getirdi:
“Oğlum konuyu idrak edecek yaşta. Hayat standardımız düşecek mi diye endişelendi. Bu duyguları yaşatmak hiç hoş değil.”
Yanlış Algıya Tepki: “Sanki Ömür Boyu Bu Parayı Alacağım”
Ahu Yağtu, kamuoyunda yaratılan bazı algılara da sert şekilde karşı çıktı. Özellikle nafakanın “kişisel gelir” gibi lanse edilmesinden duyduğu rahatsızlığı şu sözlerle paylaştı:
“O kadar yanlış yansıtıldı ki... Sanki çocuk doğurdum ve ömür boyu bu parayı alacağım gibi bir algı oluştu. Oysa ben her zaman ayaklarımın üstünde durma niyetiyle hareket ettim.”
Çocuğun Refahı Ortak Sorumluluk
Yağtu’nun açıklamalarında dikkat çeken bir diğer unsur ise çocukların iki ayrı evde farklı yaşam koşullarına maruz kalmasının yaratabileceği duygusal boşluk. Konuyla ilgili şu ifadeyi kullandı:
“Önemli olan çocuğun hem anne hem baba evinde kendini huzurlu ve güvende hissetmesi. Çok farklı yaşam standartları olması çocuk açısından hoş değil.”
Ahu Yağtu’nun içten açıklamaları, nafaka meselesinin sadece maddi değil, aynı zamanda duygusal ve psikolojik boyutlarıyla da değerlendirilmesi gerektiğini bir kez daha gözler önüne serdi.
