Medya TV Politika Müsavat Dervişoğlu: "Kahrolsun PKK ve Öcalan Diyorsanız, Erdoğan Rejiminin Olağan Şüphelisisiniz"

Müsavat Dervişoğlu: "Kahrolsun PKK ve Öcalan Diyorsanız, Erdoğan Rejiminin Olağan Şüphelisisiniz"

İYİ Parti lideri Müsavat Dervişoğlu, grup toplantısında yargıya ve iktidara sert çıktı: “Gençlerin hayatlarını karartmayın, kendi evlatlarınızın yüzüne bakamazsınız.”

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, partisinin grup toplantısında hem gündeme dair sert açıklamalarda bulundu hem de dikkat çeken bir katılıma ev sahipliği yaptı. Son genel seçimde Ankara milletvekili olarak İYİ Parti’den Meclis’e giren ve daha sonra istifa eden Yüksel Arslan, grup toplantısıyla birlikte resmen İYİ Parti’ye geri döndü.

Müsavat Dervişoğlu, Arslan’ın dönüşü hakkında, “Kardeşim, dava arkadaşım yuvasına dönmüştür” diyerek, "Rozet takmayacağım, yakasında İYİ Parti rozetiyle geldi" ifadelerini kullandı.

“O Bayram, Gençler İçin Bayram Değildi”

Grup toplantısına hayatını kaybeden sanatçı Volkan Konak'ın "Yarim Yarim" şarkısıyla giren Müsavat Dervişoğlu, konuşmasının önemli bir bölümünü tutuklu ve gözaltında bulunan gençlere ve onlara destek veren ailelere ayırdı.

Bayramın, ne çalışanlar, ne işsizler, ne emekliler ne de gençler için gerçek bir bayram olamadığını vurgulayan Dervişoğlu, özellikle “hukuksuz şekilde tutuklanan ve gözaltında bulunan gençler” üzerinden sistematik bir baskı politikası yürütüldüğünü ifade etti.

"Geride bıraktığımız bayram; çalışan, emekli, işçi, işsiz hiç kimse için bayram değildi ama özellikle haksız, hukuksuz ve keyfi şekilde tutuklu ve gözaltında bulunanlar için bayram değildi. Gençlerimiz için, onların aileleri için bayram değildi. Hepsine bir kere daha selam olsun. 'Cumhuriyeti yıktırtmayacağız' diyen, 'Türkiye’yi Türksüzleştirmeyeceğiz' diyen, hak ve hukuk arayan, adil bir Türkiye’de insanca yaşamak isteyen, ‘İstibdada karşı hürriyet’ diyen Türk gençlerine buradan selam olsun.

Bu vesileyle herkese ama özellikle ‘yetkisiz yetkililere’, bedelsiz ünvan taşıdığını zannedenlere sesleniyorum: O ünvanlar bedelsiz değildir. Dava adamlığı, reislik, güya büyük hedefler koymak, 20’li yaşlardaki gençleri hızara vermek değildir. Bu vicdansızlığı durdurun. Durdurabilirken durdurun. Durdurun ki o itiraz dalgası, sizi boğacak bir isyan seline dönüşmesin. Unutmayın; tutuklama, gözaltı ve soruşturma yazan ve imzalayan sizler için birkaç sayfa kağıttan ibarettir. Ancak o birkaç sayfa kağıt ve imza, yıllardır nefessiz, hayalsiz ve umutsuz bırakılan gençlerimizin, hayatlarının ve geleceklerinin tamamen karartılması için yeterlidir. Saray kadıları, size diyorum. Partizanlık ve tek adamcılık bir kariyer yolu değildir. Hiçbir zaman olmamıştır ve en çok da böyle olduğunu zannedenleri yok etmiştir. Siz gençlerin başını yerken, put bellediğiniz adamlar ayakta kalacak zannetmeyin."

“O Kalın Mevzuat Kitaplarına Değil, Vicdanınıza Sarılın”

Yargıya doğrudan hitap eden Dervişoğlu, karar vericilerin vicdanla hareket etmeleri gerektiğini şu sözlerle dile getirdi: “Makamlarınızın diyeti uğruna çocuklarımıza dokunmayın. Kendi evlatlarınızı yurt dışında okutmak uğruna bu gençlerimizi vatanlarına küstürmeyin. Empati kurun, hatırlayın, siz de bir zamanlar gençtiniz.”

Dervişoğlu, yargı mensuplarını “mevzuat kitaplarının arkasına saklanmak yerine vicdanlarıyla hüküm vermeye” çağırdı.

"Jurnalcilik Geri Döndü, 12 Eylül Ruhu Diriliyor"

Üniversitelerde yaşanan boykotların ardından YÖK'ün akademisyen ve öğrenciler hakkında fişleme girişimlerine dikkat çeken İYİ Parti lideri, yaşananları 12 Eylül döneminin karanlık uygulamalarıyla kıyasladı.

“Dün YÖK, üniversitelere yolladığı yazıyla boykota iştirak eden hocaları ve öğrencileri cezalandırmak için jurnalciliği devreye sokmuştur. Anlaşılıyor ki 12 Eylül’ün bütün yöntemleri devrededir. O yüzden, saraydaki emir komutaya yaranmak isteyen, önünde jurnal dosyaları biriktirme heveslisi, tek adam ve tek adamcıklar bilsinler ki, sizden öncekiler de o dosyaların altında kaldılar, sinek gibi ezildiler.”

“Aynı Dosyaların Altında Ezileceksiniz”

Dervişoğlu, saray iktidarına yaranmak için jurnal dosyaları hazırlayan kamu görevlilerini de sert ifadelerle uyardı:

“Sizden öncekiler de o dosyaların altında kaldı, sinek gibi ezildiler. Siz de ezileceksiniz. Biz bu gençleri okutup mezun ederiz ama siz kendi çocuklarınızın yüzüne bakamazsınız.”

“Trump, Erdoğan ve Netanyahu Aynı Karede Olacak”

Dış politika üzerinden de dikkat çeken bir tahminde bulunan Dervişoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Trump ve İsrail Başbakanı Netanyahu ile aynı cephede buluştuğunu ima ederek şunları söyledi:

“Erdoğan’ın dostu Trump’la yeni maceralara yelken açtığı ortada. Netanyahu da artık bu gemide. Çok zaman geçmeden bu üçünü aynı fotoğraf karesinde göreceğiz.”

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *